Yılmadan, yorulmadan başarı dolu 28 yıllık bir destan
Eğitim-Bir-Sen, vesayetin esas, hürriyetin tali; yasağın esas, yasanın lüks; yoksulluğun esas, yolsuzluğun sıradan; açlığın esas, tokluğun ayrıcalık; hak ihlalinin esas, hak aramanın gereksiz sayıldığı eski Türkiye’nin zor yıllarında, medeniyet değerlerimizin ruhuna uygun ve Anadolu irfanıyla bezeli bir anlayışla eğitimci, şair ve yazar Mehmet Akif İnan ve arkadaşları tarafından 14 Şubat 1992’de, eğitim çalışanlarının haklarının ve çalışma şartlarının iyileştirilmesi, yasakların kaldırılması, özgürlük alanlarının genişletilmesi amacıyla kurulmuştur.
Bugünün sorumluluğunu yüklenerek yarınların ufkuna yürürken, medeniyet değerlerimize, kültür köklerimize, insanımızın yaşama biçimine saygı hassasiyetiyle gelişen hak arama anlayışımız ve mücadele yöntemimiz, sadece sendikacılığa yeni bir üslup kazandırmamış, çalışanlardan ve insanımızdan yoğun teveccüh gören örnekliği, sendikal örgütlenmede görülen tıkanıklığın aşılmasına da model olmuştur. Eğitim-Bir-Sen, alışılagelmiş sendikacılıktan bambaşka bir tarzla, sorunun değil, çözümün parçası olan bir tutumu hayata geçirmiş; söylemleri, eylemleri, duyarlılığı, sorumlu davranışı, araştırmacılığı, çözüm önerileriyle tam manasıyla hizmet, kültür, çözüm odaklı sendikacılığın merkezi, eğitim çalışanlarının güçlü sesi, kazanımların adresi olmuştur.
Eğitim-Bir-Sen’in tarihi bir dönem sayılacak 28 yıllık mücadele geçmişi, Türkiye’nin karanlıklardan aydınlığa, darbe dönemlerinden demokrasiye, geri kalmışlıktan ilerlemeye geçiş tarihidir. Kurulduğundan bu yana, bilgi ve eğitim odaklı olarak demokratik alanın genişlemesi, hak ve özgürlüklerin yaygınlaşması için yoğun çaba gösteren Eğitim-Bir-Sen’in, Türkiye’nin her demokratik kazanımında teri, yeri ve payı vardır.
Kısıtlanan veya genişleyen hak ve özgürlüklerin bir şekilde eğitimle ilgili olması, eğitimin toplumsal değişimin merkezi olması sebebiyledir. İnanca baskının sembolü hâline gelen başörtüsü yasağının kaldırılması, örgütlü kararlılığımızın sonucudur. Toplumu eğitim üzerinden şekillendirmek isteyen vesayet düzeninin dayatması olan sekiz yıllık kesintisiz zorunlu eğitimden vazgeçilmesi Eğitim-Bir-Sen’in verdiği mücadeleyle mümkün olmuştur. Katsayı engeliyle çocuklarımızın mağdur edilmesinin önüne geçilmesinde, yeni müfredat çalışmalarının tamamlanmasında Eğitim-Bir-Sen’in sözü yükseltmesinin, mücadelesinin payı büyüktür. İmam hatiplerin önünün açılmasından okullara Kur’an ve Siyer derslerinin konulmasına, apoletli eğitimin sınıftan çıkarılmasına kadar eğitimde birçok totaliter uygulamanın sonlanmasında Eğitim-Bir-Sen’in teri ve imzası vardır.
Bütün söylem ve eylemlerimizde istiklal ve istikbal endişemiz, millet iradesi ve medeniyet değerlerine olan bağlılığımız temel hareket noktamız oldu, olmaya da devam edecektir. Egemenliğin millete ait olması temel ilkemizden hareketle, sivil toplum örgütlerinin yönetişimde daha etkili olmasını savunduk, savunmaktayız. 28 Şubat’ta ve 15 Temmuz’da olduğu gibi, uluslararası veya ulusötesi kirli, karanlık odakların içerideki iş birlikçileri ile tezgâhladıkları her bir hainlik ve ihanete, haklı olmanın verdiği güç ve cesaretle canımız, kanımız pahasına karşı durduk. Vatan, millî irade, istiklal ve istikbal söz konusu olduğu zaman varlığımız dâhil hiçbir şeyin hesabını yapmadık, yapmayacağız.
Haber okunma sayısı: 1929
YORUMLAR
- Bu habere henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun.
YORUM EKLE