canlı yayın

Balkan Türklerinin Çınarı, Cambazov Toprağa Verildi

25 Mart 2020 Çarşamba 10:32
balkan-turklerinin-cinari-cambazov-topraga-verildi

Balkan Türklerinin Büyük Çınarı Prof.Dr. İsmail Cambazov bugün Sofya, Botunets Müslüman Kabristanında İkindi namazına müteakip toprağa verildi. Cenazeye Korona virüsü tedbirleri nedeniyle çok sayıda vatandaş katılma imkanı bulamasa da, başta Bulgaristan Cumhuriyeti Müslümanları Başmüftüsü Dr. Mustafa Haci katılırken ve müftülük temsilcileri ile yakınları katıldı.

Cambazov Türkiye’de Büyük Saygı Görüyordu

Cambazov, değişik vesileler ile Türkiye’de programlara katılan ve Bulgaristan ile Balkan türklerini anlatıyordu. TİKA her yıl Ankara’da gerçekleştirdiği son Balkan Buluşmaları Programına Türk Tarih Çınarı Prof.Dr. İsmail Cambazov'u Ankara'ya davet etmiş, Balkan Türkleri ile İsmail Cambazov'u Ankara da bir araya getirmiştir.

İsmail Cambazov katıldığı TİKA’nın bu programı icin "Ömrümün en önemli toplantılarından birine katıldım ve geniş bir Balkan Türk Bilim Adamları ile bir araya geldim. Türk Tarihi ve Türk Dünyası asırlık çınarlarına her daim zamanında sahip çıkan ve yeni nesillere bu kahramanları tanıtarak ortak hafızaya sahip çıkıcak ve canlı tutacak program ve projeler uygulayan TİKA’ya da bu vesile ile teşekkür edelim” demişti.

T.C. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu sosyal medyada paylaştığı mesajda: "Bulgaristan Türklerinin büyük münevveri, yazar İsmail Cambazov’un vefatını derin üzüntüyle öğrendim. En son Ocak ayı sonunda Sofya ziyaretim sırasında kendisiyle görüşmüştük. Başta Bulgaristan’daki soydaşlarımız olmak üzere, Türk dünyasının başı sağolsun. Allah rahmet eylesin" dedi.

T.C. Sofya Büyükelçisi Aylin Sekizkök. "Beyin kanaması sonucu Sofya Prigov Hastanesinde yoğun bakımda tutulmakta olan İsmail Cambazov hocamız bugün (22.03.2020) Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. Ailesinin, Bulgaristan Türklerinin ve tüm sevenlerinin başı sağ olsun. Hocamızı en son bir ay önce evinde ziyaret etmiştik. Çok değerli anılarını paylaşmıştı, projeleri vardı." paylaşımda bulunarak başsalığı dilemişti.
İSMAİL CAMBAZOV KİMDİR?

İsmail Cambazov, 10 Haziran 1928 tarihinde Kırcaali’nin Eğri-dere (Ardino) belediyesine bağlı Halaçdere (Brezen) köyünde Müslüman-Türk ailesinde dünyaya gelmiştir. Çarlık devrinde ilkokulu köyünde okuduktan sonra rüşdiyeyi Kırcaali’de bitirmiştir. Ardından ağabeyinin okuyup mezun olduğu Şumnu’daki Nüvvâb Medresesinden 1948 senesinde mezun olmuştur. O zorlu şartlarda Rodoplar’dan kalkıp Deliorman’da eğitim görmek her babayiğidin harcı değildir. Ama o, kendisini saran ilim aşkıyla sahip oldukları kıt kanaat imkânlarla, Nüvvâb’ı sadece başarıyla bitirmekle kalmamış, okulun önde giden, parlak ve aktif öğrencilerinden olmuştur.

Daha o yıllarda teşkilâtçı özellikleri gelişmeye başlamıştır. Ancak İsmail, kaleme aldığı Medresetü’n-Nüvvâb anılarında bu süreci geniş bir şekilde anlattığı üzere o yıllarda büyük üstatlardan aldığı din eğitimiyle birlikte komünizm illetine yakalanmıştır. Bu durum, bir taraftan kendisine bazı dünyevî kapıları açarken, manevî kapıları 45 sene sonra açılmak üzere kapatmıştır.

Üstün başarılı bir Nüvvâb mezunu olarak İsmail, Sofya Üniversitesinde ilk Türk hukuk talebesi olmuştur. 1953’te Hukuk Fakültesinden yine üstün başarıyla mezun olduktan sonra, ne hikmetse, hukuk alanına değil de gazeteciliğe yönelmiştir. Yeni Işık gazetesinde başlayan gazetecilik macerası Sofya-Pres Ajansında Baş redaktör Yardımcısı olarak tamamlanmıştır.

Bu arada gıyaben gazetecilik bölümünden de mezun olarak ikinci yüksek öğrenim diplomasını almıştır. Kendisini devamlı yenileyen ve geliştiren Cambazov, Bulgar Komünist Partisi Merkez Komitesine bağlı olarak partiye kadro yetiştiren AONSU’da “İslâm Sosyalizminin
Mahiyeti ve Özellikleri” konulu doktora tezini savunarak 1972 yılında doktor unvanı almıştır.

Disiplin anlayışı, okuyup her konudan haberdar olma, yenilikleri takip etme ve kendisini geliştirme çabaları, hoşgörülü ve insancıl tavırları “komünizm uyuşturucusu” ndan ayrılmasından sonra İsmail, Müslüman-Türk toplumuna büyük hizmetler yapan âbide bir şahsiyet hâline getirmiştir.

1990 yılında Sofya’da açılan İslâm Enstitüsü 3 sene kadar okulun rektörlüğünü de üstlenerek bu okulun kurulup gelişmesinde büyük katkıları olmuştur. Özellikle kendi ifadesiyle 1991 yılında Mekke’de yaptığı “nasuh tövbesi” nden sonra kendisini Müslüman-Türk bilincini güçlendirmeye adamış, hem okulda, hem müftülük teşkilâtının yeniden yapılandırılmasında büyük katkıları olmuştur.

Yayınlanan eserlerinden bazıları:
• “Balkanlar'da Türkler ve Müslüman Azınlıklar”
• “Bulgaristan Başmüftülüğü’nün Tarihi”
• “Medresetü’n-Nüvvâb”
• “Sofya İslâm Enstitüsü”
 



Haber okunma sayısı: 1466

htmlPaginator

YORUM EKLE

Yorum Başlığı

Yorum

Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Üye Girişi yapın veya Kayıt olun.

YORUMLAR

  • Bu habere henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun.

DİĞER HABERLER